Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
24 Mart 1879’da Bodrum’da doğdu, 28 Ocak 1953 ‘de İstanbul’da öldü.
Babasının görevleri bulunduğu Urla kasabasında amatör bir neyzenden nota ve usul bilgileri öğrenerek başladığı ney çalışmalarını kendi kendine ilerletti.
İzmir İdadisi’ne girdiyse de bitirmeden ayrıldı. Bu arada gene kendi kendine Farsça öğrendi. İzmir Mevlevihanesi’ne girdi. Daha sonra İstanbul’a yerleşerek Galata ve Kasımpaşa Mevlevihanelerine devam etti. Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
-“Bir gün Büyük Postane arkasında, Tefeyyüz kütüphanesinin karsısındaki İsmail’in koltuk meyhanesine uğrar Neyzen’in nerede yatıp kalktığını sorar.”
Meyhaneci İsmail: Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Abdülhamit döneminde, sarıklıların kahvehanelerde oturmaları yasaklanmış.
Neyzen, Fevziye kıraathanesinde basında sarık nargile içerken içeriye bir kaç polis, bir kaç komiser, bir kaç hafiye girer.
Baslarında da Mesihat (Şeyhülislamlık) müfettişi… Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Tanıdığı bir subayı ziyarete, kışlaya gider.
Subayın ricası üzerine askerlere ney çalar.
Sonunda aska gelip zeybek oynamaya durur. Pantolonun düğmelerini iliklemeyi unuttuğunu gören erlerden biri,
-”Efendi amca, edep yerin açıkta kalmış” der. Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
-“içkinin zararları” konulu bir konferans veriyormuş.
Konuşmasının bir yerinde dinleyicilere sormuş:
-”İki kovadan birine rakı diğerine su doldurup bunları bir eşeğin önüne koysak, eşek hangisinden içer acaba”
Dinleyiciler hep bir ağızdan, Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Neyzen, bel ağrılarından yakınmaktadır.
Tanıdık doktorlardan biri:
-“En iyisi şişe çekmek” der,
-“Ağrılardan kurtarır seni” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Birinci dünya savasında iki gözünü kaybeden bir tanıdığıyla söyleşmektedir.
Tanıdığı sorar:
–“Durumu nasıl görüyorsun Tevfik’ciğim?
Neyzen,
-“Karanlık” diyecekken vazgeçer, Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Meyhanenin tuvaletine giderken, daracık koridorda bir kabadayı ile karsılaşır.
Birinden birinin kenara çekilmesi gerekmektedir.
Neyzen,
-”Müsaade et, geçeyim ” der.
Sarhoş kabadayı, Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Basın çevrelerinde taninmiş bir hanım, Neyzen’le karsılaşınca,
–“Aşkolsun, benim için aşifte filan gibi sözler söylemişsiniz?”
Neyzen elini sinek kovalar gibi sallamış;
–“Hanım, sen beni tanımıyorsun. Ben herkesin bildiği şeyleri söylemem.” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Moralinin bozuk olduğu bir gün, hoşlanmadığı bir adam masasına çöker ve münasebetsiz laflarla Neyzeni kızdırır.
Adam bir ara;
–“Üstat, bugüne kadar hiçbir yerde neden görev almadınız acaba?”
Diye sorunca, dayanamaz!
–“Senin gibi hımbılların yerine geçmemek için” der. Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Savaş vurguncularından birinin dedikodusu yapılmaktadır.
Tonla parası var… Herifin bir eli yağda, bir eli balda… Nereye gitse, hemen yol açıyorlar.
Neyzen sorar :
–“Gerçekten kenara çekiliyor mu herkes?” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Kafayı iyice bulmuş, yalpalayarak giderken bir tanıdığa rastlar.
–“Yazık dostum, yazık, canına hiç acımıyorsun. Bu gidişle sen fazla yaşamazsın.
Neyzen adamın yüzüne bakıp gülümser.
–“Ömür denilen, içi su dolu fıçıya benzer, içindeki, azar azar da kullansan, hepsini de boşaltsın, mutlaka biter.” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Neyzen’in bir arkadaşı meyhaneye girer ve garsona sorar;
–“Bizim Neyzen burada mı?”
–“Burada beyim, Sağdan besinci masa.”
O masada Neyzen’i göremeyen adam geri döner: Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Yeni taşındığı sıralar, geceleri meyhaneden dönerken ara sokak içindeki evini bulmakta güçlük çekmektedir.
Bir gece, karşısına çıkan bekçiye:
–“Bekçi baba, Neyzen Tevfik buralarda bir yerde oturuyor. Sen evini biliyor musun?”
–“Neyzen Tevfik sensin ama beyim!” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Sait Halim Pasa, Neyzen’i seven bir kişiymiş.
Bu yüzden ona izaz ve ikramda bulunurmuş. Paşanın sofrasında fena sarhoş olup sızdığı bir gecenin sabahında, Paşa, Neyzen’den bir daha içki içmeyeceğine dair kesin söz istemiş.
Neyzen’de, Paşayı son derece saygıyla sevdiği için, istenilen sözü ciddiyetle vermek zorunda kalmış.
Bu söze göre Neyzen ağzına bir daha rakı koymayacak!!! Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
-“içkinin zararları” konulu konferansını vermektedir.
Bir ara:
–“Rakının her kadehi, hayatimizi bir saat kısaltır”, der.
Dinleyiciler arasında olan Neyzen yerinden fırlayıp bağırır: Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Bir arkadaşıyla Beyoğlu’nda gezerken Übeydullah Efendiyle karsılaşırlar. (Übeydullah Efendi, ünlü Jön Türker’dendi. Son yıllarda Beşiktaş Evlendirme Memuruydu) Neyzen, Übeydullah Efendiye sorar:
–“Hocam, Hazreti Âdem’le Hazreti Havva’nın nikâhlarını hangi imam kiydı?”
–“Davetliler arasında değildim, bilmiyorum.” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Dini bütün geçinen bir dostu sorar:
–“Beni tanırsın… Cennetin anahtarı sende olsa beni oraya almaz mıydın?”
Neyzen, karşısındakini bastan ayağa söyle bir süzdükten sonra gülümser:
–“Bende Cennetin değil de Cehennemin anahtarı olsaydı, senin için daha hayırlı olurdu. Belki seni oradan çıkarırdım!” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Eş dostunun ısrarı karsısında, bir daha meyhaneye girmeye tövbe eder.
Bir kaç gün sonra, vakt-i kerahet (demlenme zamanı) zamanı gelince dayanamaz.
Bir at kiralayıp soluğu Longa’da Kosti’nin meyhanesinde alır.
Attan inmeden, kapıdan seslenip içkisini getirtir. Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Sirkeci’de Necdet Rüştü Efe ile karşılaşır.
Ayaküstü konuşurlarken Neyzen, cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün diktatörlüğünden söz etmeye baslar.
Necdet Rüştü, dönemin her taşın altından çıkan polislerinden birinin köşe başında durup kendilerine kulak kabarttığını görünce tedirgin olur, kısa kesmeye çalışır.
O sırada polis bıyık altından gülümseyerek yanlarından uzaklaşır. Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Neyzen küfürlere başladı.
Sonra başını sola çevirip bana döndü:
–“Hüseyin, ben önüme gelene sövüyorum.” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Kadıköy’deki Opera sinemasında bir hayır kurumu yararına konser verilmekteydi.
Konsere ara verilince Neyzen eline bir şapka alarak sıraları dolaşır, para toplar.
Sahneye çıkar; şapkada toplanan büyük miktardaki parayı oradaki masanın üzerine boşaltır.
Dinleyicilere döner: Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Atatürk bir aksam Neyzen’i Florya’daki köşküne çağırtıyor.
Bir iddiası vardır:
–“Senin çok fazla içki içtiğini söylüyorlar. Benim kadar içermisin?”
–“Ne kadar içersiniz?” der Neyzen
–“İki tane kiloluk rakı içerim.” Continue reading →
Posted on Aralık 24, 2017 in Neyzen Tevfik Fıkraları
Mahalle bekçilerinin davul çalarak topladığı bir kafile, askerlik şubesine gitmek üzere yola koyuluyor.
Kaldırımlarda biriken halk gidenleri uğurluyor:
–“Allah selamet versin, Allah selamet versin.” Continue reading →